26 Şubat 2010 Cuma

Baska bir pc ye bilgisayara baglanmak uzak masaustu ayarları pc den pc ye

Başka bir pc bilgisayara bağlanmak uzak masaüstü 
ayarları pc den pc ye resimli anlatım


Bu bağlantı türü ile uzaktaki bilgisayarları başında oturuyormuş gibi yönetebilir ve her türlü işlemi gerçekleştirebilirsiniz. “Remote Desktop Connection” yani
“Uzak Masaüstü Bağlantısı” windows içerisinde gelen default özelliklerdin birisidir.
Uzak Masaüstü Bağlantısı ile, bir terminal sunucusuna veya
Uzak Masaüstü çalıştıran bilgisayarlara kolayca bağlanabilirsiniz.
Tabi herşey doğru olarak yapılandırılmışsa . Tüm bu ayarları ve olayın mantığını bu makalede
 bulabilirsiniz.



Remote Desktop, protokol olarak “Remote Desktop Protocol”
(RDP) kullanır. Ve değiştirilmemiş ise default olarak “3389¨ nolu porttan iletişim sağlar.
Sistemin işlerliğini bilmek ve İleride yapacağımız ayarlar için bu port
numarasını aklımızda tutmamız iyi olacak.


Standart olarak “Başlat/Tüm Programlar/Donatılar/İletişim/Uzak Masaüstü Bağlantısı”
yolunda bulunur. Bu, bağlantı için kullanacağımız programdır. (mstsc.exe) . Aynı zamanda
“Çalıştır” açılıp “mstsc” yazıldığında da bu programa erişilebilir.
Hatta “mstsc /v:192.168.1.21¨ gibi bir değerle istenilen makineye direk bağlantı sağlanabilir.
 Bir isim çözümleme mekanizması varsa (DNS, Hosts, vs..) Ip adresi yerine bilgisayar ismi de
 kullanabilirsiniz. “tsmmc.msc” konsolu kullanılarak birden fazla bilgisayara bağlanabilirsiniz.
Öncelikle aralarında bağlantı sağlanacak iki bilgisayar üzerinde yapmamız gereken ayarlardan
bahsedelim, daha sonra nasıl bağlantı kuracağımıza geçelim.
Anlaşılmasının kolay olması açısından bizim oturduğumuz bilgisayarı “A” olarak, bağlanmak
istediğimiz bilgisayarı da “B” olarak isimlendirelim. Bu duruma göre “A” bilgisayarında oturuyoruz
 ve “B” bilgisayarına bağlanmak istiyoruz. Tabi bu senaryoda her iki bilgisayarında aynı
SubNET (ör: iç ağ, int.cafeler, iş yerleri, vs..) altında bulunduğunu varsayıyoruz.
Farklı senaryolara (WAN yapıları yada internet üzerinden vs..) daha sonra geleceğiz.


Şimdi öncelikle her iki bilgisayarında açık olduğundan ve birbirleri ile
iletişim kurabildiklerinden emin olun.
(ör: komut satırından “ping” komutuyla deneme yapabilirsiniz).
Sonra bağlanmak istediğimiz “B” bilgisayarında “Bilgisayarım/Özellikler/Uzak/Uzak MasaÜstü”
 altındaki “Kullanıcıların Bu Bilgisayara Uzaktan Bağlanmalarına İzin Ver” CheckBox’ının tıklı
 olduğundan emin olun. Eğer değilse tıklayın. Eğer daha sonra “A” bilgisayarına da bağlanmak isterseniz aynı işlemi ordada yapmalısınız. Yani Uzaktan bağlanmak istediğiniz her bilgisayarda bu özellik aktif edilmeli.
Yine bu penceredeki “Uzak Kullanıcıları Seç” butonunu tıklayarak bu bilgisayara (”B”)
 bağlanmasına izin vermek istediğiniz kullanıcıları seçebilirsiniz. Bu kullanıcılar bu
bilgisayarda (”B”) tanımlı olan kullanıcılar (hesaplar) dır. Eğer bir domain ortamı varsa buraya domain deki herhangi bir kullanıcıyı tanımlayabilirsiniz.
Daha sonra (”A” bilgisayarının başındayken) “Başlat/Tüm Programlar/Donatılar/İletişim/Uzak Masaüstü Bağlantısı” açılır, adres satırına bağlanmak istediğimiz bilgisayarın (”B”) ip adresi yada bilgisayar ismi yazılır ve bağlan butonuna tıklanır. Eğer herşey yolunda gitmişse karşımıza aşağıdaki gibi bir ekran gelmesi lazım.


uzak masaustu,bağlanmak,pc den pcye



Burda bizden “B” bilgisayarında tanımlı bir kullanıcı hesabı istemektedir. (Yukarıda bahsettiğimiz ve “Uzak Kullanıcıları Seç” butonuna tıklayarak tanımladığımız kullanıcı hesaplarından birisi). Bu ekranda geçerli bir kullanıcı hesabı ve şifre yazdığımızda “B” bilgisayarının ekranı ve yönetimi tamamı ile karşımızda olur. Tabi bu durumda karşı bilgisayarın (”B”) ekranı kilitli duruma düşür. CTRL+ALT+DEL yaparak “Bilgisayarı Kilitle” dediğimizdeki durum gibi. “B” bilgisayarındaki kullanıcı sizin yaptığınız hiçbir işlemi ve hareketi göremez. Ancak CTRL+ALT+DEL yaparak kilidi açıp kullanıcı adı ve şifresini girdiğinde oturum yönetimi tekrar ona geçer ve size “Bağlantınız kesildi” gibi bir uyarı gelir.
Şimdi bu ayarları yaptıysak eğer aşağıdaki adımları izleyerek karşı bilgisayara bağlanabiliriz.
Eğer internetten uzaktaki bir bilgisayara bağlanmak istiyorsak Yine aynı şekilde her iki bilgisayardaki ayarları yaptıktan sonra. Ayrıca bağlanmak istediğimiz uzak bilgisayardaki modem üzerinde “3389” nolu portu bilgisayarımızın IP adresine yönlendirmeliyiz. Aksi taktirde bağlantı sağlayamayız. Port yönlendirmeyle ilgili ayrıntılı bir dökümana http://www.turkojan.com/modem.htm adresinden ulaşabilirsiniz.
(Bu işlemler “Windows Server 2003” kurulu bir bilgisayar üzerinde yapılmıştır, XP kurulu makinelerde sadece görüntü farkı olabilir.)
Remote Desktop bağlantı panelini aşağıdaki yolu izleyerek açıyoruz.






Karşımıza aşağıdaki pencere çıkacak.






Burada görünen “Bilgisayar:” kısmına bağlanmak istediğimiz bilgisayarın IP adresini yada aynı network altındaysak bilgisayar ismini yazabiliyoruz. “Bağlan” butonuna tıkladığımızda, eğer karşı bilgisayar da doğru olarak yapılandırılmışsa, sorunsuz olarak bağlanacaktır.
“Seçenekler >>” butonunda ise bağlantı ayarları bulunur. Şimdi bu ayarları tek tek inceleyelim.
“Seçenekler” butonuna tıkladığımızda karşımıza aşağıdaki gibi bir pencere çıkacak.


pc den pc ye uzak masaustu bağlantısı


“Genel” Tab sekmesinde “Oturum açma ayarları” kısmında

“Bilgisayar:” Buraya daha öncede bahsettiğimiz gibi bağlanmak istediğimiz bilgisayarın IP adresini yada ismini yazıyoruz.

“Kullanıcı adı:” & “Parola:” Buraya Bağlanacağımız bilgisayarda var olan bir hesap adı ve şifresini giriyoruz. Bu olay isteğe bağlıdır. Eğer bu ayarı yaparak girersek karşı bilgisayara bağlandığınızda direk olarak masa üstü gelir. Eğer bu ayarı yapmazsak karşı bilgisayara bağlandığımızda bizden oturum açmak için kullanıcı adı ve şifre ister. Yani değişen bir şey yok aslında.
“Etki Alanı” Eğer bir domain ortamı varsa gerekli etki alanı yazılabilir.
“Parolamı Kaydet” Tıklanır ise girilen kullanıcı adı ve şifre kaydedilir ve her “Remote Desktop” programı açıldığında direkt olarak bu kullanıcı adı ve şifre ile bağlantı sağlanır.
“Bağlantı Ayarları” kısmında ise “Farklı Kaydet” butonu tıklanarak yapılan bu ayarlar istenilen bir yere kaydedilir. Daha sonra kaydedilen simge tıklanarak direkt ayarlanmış bilgisayara bağlantı sağlanabilir.
“Görüntü” Tab sekmesinde ise


uzak masaüstü bağlantısı ayarları





“Uzak masaüstü boyutu” kısmından bağlanıldığında gelecek görüntünün çözünürlüğü ayarlanabilir. Yada Tam ekran olarak ayarlanabilir.
“Renkler” kısmında ise bağlantı sırasındaki renk modu ayarlanabilir.
Bu iki seçenek bağlantı hızınız düşünülerek ayarlanmalıdır. Düşük bağlantı hızlarında yüksek çözünürlükler ve yüksek renk kalitesi ekstra bir yavaşlama getirecektir.
“Yerel Kaynaklar” Tab sekmesinde ise:


uzak masa üstü bağlantısı yapmak


“Uzak bilgisayar sesi” kısmında bize uzaktaki bilgisayarın sesini de duyabilme imkanı tanır. Yada istersek ses özelliğini almayabiliriz de. Her şey bağlantı hızımızın durumu ile alakalı olarak seçilmelidir.
“Klavye” kısmında ise bağlantı sırasında hangi modda iken Windows tuş bileşenlerinin karşı bilgisayara etki etmesi istendiği ayarlanabilir. Default olarak kalması önerilir.
“Yerel aygıtlar” Buradan “Disk Sürücüleri” işaretlenirse Kendi disk sürücülerimizi karşı bilgisayarda görebiliriz. (dikkat edin kendi disk sürücülerimizi) Böylece uzak bilgisayardan almak istediğimiz bir dosyayı yine uzak bilgisayarda görünen kendi disk sürücülerimize kopyalayabiliriz.
Aynı şekilde “Yazıcılar” kutusunu işaretlersek, uzak bilgisayardaki yazıcıları kullanabiliriz.
Yine aynı şekilde “Seri bağlantı noktası” kutusunu işaretlersek, uzak bilgisayardaki USB portlarına takılı cihazları vs.. görebiliriz.
“Programlar” Tab sekmesinde ise



bağlantı ayarları uzak masaüstü



Buradan ise bağlanıldığında uzak bilgisayarda çalışmasını istediğimiz bir program var ise onu ayarlayabiliriz.
“Deneyim” Tab sekmesinde ise






“Performans” kısmında yapacağımız ayarlar ile bağlantı sırasında yönetim hızın en iyi olmasını sağlayabiliriz. Ben hepsini boş bırakarak bağlanmanızı öneririm. Sonuçta amaç karşı bilgisayarı yönetmek. Arka planı yada temayı görmek ugruna yavaş bir bağlantıya katlanmak mantıksız olur. Tabi yinede seçim sizin illede görmek istiyorum derseniz buyurun tıklayıp bağlanın ? Listeden bağlantı türünüzü seçerekte bu ayarları otomatik olarak yaptırabilirsiniz. Tabi ADSL bağlantınız varken “Modem (56 Kbps)” seçemezmisiniz? Tabiî kide seçebilirsiniz. Bunlar sadece otomatik ayarlamakla ilgili. Yani bağlantınız ADSL ise illa ADSL yi seçeceksiniz diye bir kurl yok.
Ve son olarak “Güvenlik” Tab sekmesi:,


uzak masaüstü bağlantısı yapmak


Eğer “kimlik doğrulaması” gerektiren bir sistem içerisindeyseniz (ör: Domain ortamı) bu seçenek kullanılabilir. Olduğu gibi bırakmanız bir sorun teşkil etmez.
Evet ayarlar bu kadar. Tekrar “Genel” Tab sekmesine gelerek bu ayarları “Farklı Kaydet” ile kaydedersek bir sonraki bağlantıda bu ayarları tekrar yapmak zorunda kalmayız. Direk tıkladığımızda bu ayarlar ile bağlantı sağlarız.
Ip adresi yazıp “Bağlan” butonuna tıkladığımızda karşı bilgisayarın masa üstü karşımıza gelir ve her şekilde müdahale edebiliriz.


kaynak mailce

7 Şubat 2010 Pazar

7 şubat bugün kimin doğum günü

7 şubat bugün kimin doğum günü bunu bil Google Zafer in doğum günü


Biricik arkadaşımız kardeşimiz damadımız kayınçomuz Zafer in 7 şubat doğum günü kutlu olsun.
biraz geç kalmışız ama ona buradan ilginç bir sürpriz yapalım dedik.


işte hediyesi

zafer
Gerçi kendisi Kuveytturkte para görmekten ve saymaktan bıkmıştır ama bunlar onun parası olsun.. :)
Honda sına birşeyler alabilir. yada Beykoz'da güzel bir ev alabilir.

laktoz.net Makale yarışması 1.lik kazanan yazım


Makale yarışması 1. lik kazanan yazım

şu 20 yıllık yazı hayatımda ilk defa bir makale yarışmasına katılayım dedim ve Google a  ''MAKALE YARIŞMASI 2010'' yazıp
aradım. karşıma laktoz.net in 1.yılı şerefine düzenlemiş olduğu bir makale yarışması çıktı.
hemen altına şu yorumu yazdım.
-Ben bu yarışmayı kazanacağım-
fakat başka bir yarışma nedeniyle (seo) yazı yazmayı ve göndermeyi erteledim.
ta ki son güne kadar. son gün aklıma geldi.
vakit daralmıştı.
güzel bir makale yazmam ve göndermem lazımdı.
bunun için en güzel yer gece karanlığı en güzel araç cep telefonum ve en güzel kaynak ta 'duygularım' dı.
odaya geçtim aldım telefonumu elime uzandım yatağıma ve ses verdim duygularıma;





BUĞDAY EKTİM ARPA ÇIKTI





Ne kadar saçma değil mi? Buğday ekersen buğday biçersin.
Toprak yanlış yapmaz, Toprak  yalan, hile bilmez.
Atalarımız da söylemiş zaten; Ne ekersen onu biçersin.
Şöyle bi kafamızı kaldırıp olan bitene ibret nazariyla  baktığımızda ne ektiğimizi görebiliriz aslında.
Hergün dozu giderek artan ve artık kanıksadığımız öldürme, çalma, çırpma, gasp,terör haberleri; fuhuş, ihanet,  şöhret, şiddet, cinayet dizileri; aile içi şiddet, ilgisizlik, saygısızlık, eğitimde şiddet, iş yerinde yalan, dolan, hile hor görme, huzurevlerine terkedilen anne babalar…
Bunlar bizim ektiklerimiz. Bu ekine buğday demek için bin şahit bulsanız da kimseyi inandıramazsiniz.
- Çocuklarımız neden böyle oluyor?
- Neden yeni nesil saygısız, sinirli, sorumsuz ve tembel oluyor?!..
Çünkü biz onların verimli tarlalarına bunları ekiyoruz.
Aileler toplum yapısının tuğlaları; inançlar, manevi değerler ve tarih ise harcıdır.
Aile içinde oluşan şiddet,ilgisizlik yada , “şehvete şöhrete,şiddete, cinayete ilgi” bir yere kaybolmaz. Tohum gibi körpe dimağlara ekilir.
Siz oturup o diziyi izlerken, sizinle birlikte “ilgi bekleyen evladınız” da o diziyi izler.
Çünkü siz o diziye ilgi duyuyorsunuz ve akşam siz eve geldiğinizde mutlu olan evladınız “sizin ilginizi çekmek için neye ilgi duyduğunuzu merak ediyor“.  ilginizi çeken şeyle oda ilgileniyor.

4 yaşında bir yeğenim var dizinin reklam arasında bana;
- Ferdi abi hadi sen kötü adam ol bende iyi adam.- diyor sonrada
dıkşın dıkşın!” diyerek beni öldürüyor.
Üstelik de kız…
Aile buna gülerek bakıyor.
Reklamlar bitip dizi tekrar başlayana kadar ben “ölüp ölüp diriliyorum.”
Dizi başlayınca oyun bitiyor. Çünkü baba tv izliyor.
Çünkü baba “gerçek” öldürme sahnesini izliyor…
Hayatında belkide hiç öldürme, kan akıtma, can verme sahnesi göremeyecek, görse de şoka girecek  olan 4 yaşındaki bir bebek tv sayesinde  öldürme olayını kanıksıyor hatta bunu iyi adamlarında yaptığını görüyor.
Bu çok içler acısı bir durum. Bu çok ağlamamız gereken bir durum. Televizyonları bilgisayarları kapatıp evlatlarımızla ilgilenmek;
-”ah yavrum iyi adamlar insan öldürmez gel seninle evcilik oynayalım gel sana güzel bir hikaye okuyayım anlatayım.”- demek o kadar mı zor?
Siz eve gelince “baba baba” diye hoplayıp zıplayan siz abilerine kızınca korkudan saklanan siz oturup şiddet dolu dizi izlerken “sessiz kalmak zorunda olan” bir çocuktan ne beklersiniz?
-Sessiz  olun tv seyrediyorum!-
Işte bir bencillik tohumu ektiniz;
Herşey benim rahatıma göre olmalı herşey benim istediğim gibi olmalı.

-Niye uslu durmuyorsunuz niye yaramazlık yapıyorsunuz ha! Pat küt!-
Işte bir şiddet tohumu ektiniz;
“Kurallara uymayanlar dediklerimi yapmayanlara dayak atmalıyım.”

-Oğlum babam yok de yok de. Şimdi bir sürü şey isteyecek yok de kapat.-
Işte bir yalan tohumu ektiniz;
“Birşey benim işime gelmiyorsa yalan söyleyerek kendimi kurtarmalı, rahatımı sağlamalıyım.”

-Komşu!. sizin kız bizim oğlanı dövmüş!.-
- Neden?-
- Çok ses yapıyormuş.-
- Öyle mi kızım?
- Yok anne ben dövmedim kii.-

Ondan sonra da “Bu çocuk niye böyle oldu ki?, ben onun yaşındayken …” diye dövünmeler ve övünmeler başlar.
Oof of içim çok dolu ben bu 4 yaşındaki yeğenimi çok seviyorum. Hemde onu yeterince ilgisiz ailesine bırakmayacak kadar çok seviyorum. Bu vesile ile bu yazıyı okuyan ve aile içi yaşamı bu şekilde olan anne babalara seslenmek istiyorum.
Sizin de aile içi bağlarınız kopuksa sizde bu yazıyı kendi algılarınızı açarak dikkatle okuyun ;
Evlatla ilgilenmek onu aç açıkta bırakmamakla sınırlı değildir.
Anneler siz niye kutsalsınız biliyor musunuz? Cennet niye ayaklarınızın altında biliyor musunuz;
insan gibi insan yetişmesinde en büyük rol sizin olduğu için . Insanları üzen insanlara eziyet eden birini yetiştiren bir annenin nasıl kutsallığı olabilir?
Bütün gün evde dur ev işi yap sıkılıyorum, çalışmak istiyorum, eve bir katkım olsun istiyorum.
Olur mu! Siz dünyanın en zor, en kutsal ve en önemli işini yapıyorsunuz. Topluma bir insan, iki insan, yetiştiriyorsunuz insanlar yetiştiriyorsunuz. Ne olur bırakın dizileri!
Ne olur ilgilenin çocuklarınızla 4 yaşında, 5 yaşında, 15 yaşında. Kaç yaşında olurlarsa olsunlar onlarla birlikte oturun oynayın.
Onları, sizin ilginizi çeken şeylerle vakit geçirmeye mecbur bırakmayın.
Siz onların ilgisini çeken şeylerle vakit geçirin. Vakit geçirirken de ona güzellik aşılayın, doğruluk aşılayın, sevgi, merhamet, affetme, gibi insani duyguları aşılayın.

Babalar, hani hep yarınlar için, çocuklarınızın sıkıntısız, huzurlu bir gelecek yaşaması için çalıştığınızı söylüyorsunuz ya;
Bu o kadar kolay değil. Onlara bir daire bir apartman bırakabilsenizde, insan olmayı manevi değerleri öğretmedikce rahat ve huzurlu olacaklarını sanmayın. Sevgili peygamberimiz şöyle buyuruyor; Hiçbir baba evladına güzel ahlaktan daha büyük bir miras bırakmamıştır.
Maddiyatları için çalıştığınız gibi lütfen birazda maneviyatları için çalışın. Fakir olabilirler belki ama huzurun kaynağı maddi zenginlik değil gönül zenginliğidir.
Işte anne babalık bu.
Işte Fedakarlık  bu.
Işte toplumun huzurunu temin edecek şey bu.
Işte terörü durduracak şey bu.
Zira etki tepki yi doğurur. Tohum çocuklukta ekilir
Meyve büyüyünce alınır.
Şimdi bu yazıyı okuyan sizler var misiniz 1 haftalığına tv yi bilgisayarı hiç açmayarak ailenizle vakit geçirmeye.
Verimli tarlalara buğday ekmeye…

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
beni dereceye sokacak kadar duygulu ve güzel yazmama vesile olan herkese teşekkür ederim.
4 yaşındaki yeğenim Esma nın da agzını, burnunu yerim.